|
Zaman Yolculuğunu Araştırma Merkezi © 2005 Cetin BAL - GSM:+90 05366063183 -Turkey / Denizli
İkizler
Paradoksu ve Genel Görelilik
Tarih: 2.05.2002 Saat: 14:46 Gönderen:
proserpine
Uzay
yolculuğu insanı yaşlandırır mı? İşte size uzay-zaman mucizesinin
kurbanı olan ikizlerin hikayesi ve Einstein'ın "hayatımın en mutlu
düşüncesi" dediği fikri...
Einstein, mekanikle elektromanyetizmayı birleşik bir kuram haline
getirirken, uzay ve zaman üzerindeki düşüncelerimizde köklü
değişiklikler yapmak zorunda kaldı. Özellikle de, iki olayı ayıran
zamanın, ancak bu olayın gerçekleştiği referans sistemi içerisinde
ölçülmesi durumunda anlamı olabileceğini gösterdi. Bir başka
referans sisteminden bakıldığında, iki olayı ayıran zaman
aralığının görünürde uzun olduğunu ve bu sürenin, referans
sistemlerinden birinin hızının diğerininkine göre ne kadar fazla
olursa o kadar uzun olacağını ortaya koydu. Langevin'in ikizler
paradoksu bunun daha iyi anlaşılmasını sağlar.
İkiz kardeşleri ele alalım. Biri gezegenlerarası bir gezi için
füzeyle yola çıkar; ikincisi yeryüzünde kalır. Dünyada kalan
kardeş için, çok büyük bir hızla hareket eden diğer kardeşin kalbi
kendi kalbine göre daha yavaş atıyor gibi gözükmektedir. Birinci
kardeş Dünya'ya döndüğünde ikinciden daha genç olacaktır. Ama olay
ikinci kardeş açısından incelendiğinde, füzede bulunana göre sonuç
farklı olacaktır. Onun için, Dünya'da kalan hareket halindedir; o
halde Dünya'da kalanın kalbinin kendi kalbine göre daha yavaş
çarptığını görecektir ve karşılaştıklarında birinci ikiz, ikinci
ikizin daha genç kaldığı izlenimini edinecektir. Peki, kim
haklıdır? Ne biri, ne de öteki... İşte bu soruna ancak Genel
Görelilik açıklama getirecektir.
İkizler paradoksunda "aksayan" nokta, füzeyle giden ikizin belirli
bir anda geri dönmüş olduğunun unutulmuş olmasıdır; zira ikizler
tekrar Dünya'da buluşmuşlardır. Oysa, geri dönmek yavaşlamayı
ve/veya yön değiştirmeyi gerektirmektedir. Demek ki füzedeki ikiz
her zaman düzgün doğrusal hareket yapmamış, yönünü değiştirmiştir.
Oysa Einstein'ın özel görelilik kuramının sonuçları ancak,
birbirlerine göre herhangi bir bağıl ivmesi olmayan düzgün öteleme
durumundaki sistemler için geçerlidir. Demek ki, bir paradokstan
çok bir mantık hatası söz konusudur.
Birbirlerine göre düzgün öteleme halinde olan referans
sistemlerine uygulanan bu özel kuram, 1910'lu yıllarda Albert
Einstein'ın zihnini meşgul ediyordu. Mantıksal olarak doğa
yasalarının, bunları betimlemek için seçilen bakış açısı ne olursa
olsun, aynı olması gerekiyordu. Bu yasaların yalnızca birbirine
göre düzgün öteleme halinde olan referans sistemleri için değişmez
olduğunu söylemek de keyfi bir yaklaşım gibi görünüyordu.
Görelilik kuramını "genelleştirmek" mümkün olamaz mıydı?
Einstein'ı meşgul eden bir başka sorun daha vardı: Henüz
açıklanamamış olsa bile, Newton'dan beri, herhangi bir cismin
harekete karşıkoyan "eylemsizlik" kütlesiyle başka cisimlerce
çekilmesini sağlayan "kütleçekimsel" kütlesinin aynı olduğu
biliniyordu. Bu sorun güncelliğini hala korumaktadır ve bu
eşitliğin doğrulanmasına yönelik yüksek duyarlıklı deneyler
yapılmaktadır.
İşte bu sorunu araştıran Albert Einstein, kendisinin de dediği
gibi, "hayatının en mutlu düşüncesi"ni buldu. Madem ki çekim
kütlesiyle eylemsizlik kütlesi eşitti, bu durum eylemsizlikle
kütle çekiminin iki ayrı bakış açısından yorumlanan bir ve aynı
olgu olduğunu kanıtlamaz mıydı? Bu temelüzerine Einstein, uzay ve
zaman kavramlarımızı bir defa daha değiştirmemize yol açacak
karmaşık bir matematiksel kuram geliştirdi: uzay, üzerinde
cisimlerin herhangi bir etkide bulunmadığı boş bir toplanma mekanı
değildi; kütlelerin etkisiyle değişikliğe uğruyordu: her cisim,
bir çeşit uzay-zaman oyuğu içinde yuvalanıyordu ve bu, cismin
kütlesi arttıkça daha belirgin bir hale geliyordu.
Bugüne kadar genel göreliliğin geçerliliği deneysel olarak hiçbir
şekilde olumsuzlanamamıştır. Dahası, "ikili pulsarlar" ve kara
delikler gibi bazı gök cisimlerinin incelenmesi genel görelilik
kuramına giderek daha fazla haklılık kazandırmaktadır.
Alıntı: http://www.sonsuzlukotesi.com/html/modules.php?name=News&file=article&sid=281
-->
Hiçbir
yazı/ resim izinsiz olarak kullanılamaz!! Telif hakları uyarınca
bu bir suçtur..! Tüm hakları Çetin BAL' a aittir. Kaynak gösterilmek şartıyla siteden
alıntı yapılabilir.
The Time Machine Project © 2005 Cetin BAL - GSM:+90 05366063183 -Turkiye/Denizli
Ana Sayfa /index /Roket bilimi /
E-Mail /CetinBAL/Quantum Teleportation-2
Time Travel Technology /Ziyaretçi
Defteri /UFO Technology/Duyuru
Kuantum Teleportation /Kuantum Fizigi
/Uçaklar(Aeroplane)
New World Order(Macro Philosophy)
/ Astronomy
|
|