Zaman
Yolculuğunu Araştırma Merkezi © 2005 Cetin BAL - GSM:+90 05366063183 -Turkey/Denizli
KURT DELİKLERİ
‘‘Yıldızların
kararıp, düştükleri dev kuyular gördüm’’
HORUS (
Mısır Tanrısı)
Profesör
Stephen W.Hawking, The Physics of Star Trek (Uzay Yolculuğunun Fiziği) adlı yeni bir
kitaba yazdığı ön sözde zamanda yolculuğun mümkün olabileceğini öne sürdü.
Zamanın iki ya da tek yönlü bir yolculuk olup olmadığı konusu, Aziz Augustin’in
‘‘zaman geçici bir şey midir, yoksa her zaman mevcut olmuş mudur?’’ sorusunu
ortaya atmasından bu yana 1500 yıldır insanların kafasını kurcalamayı
sürdürüyor.
Bundan
100 yıl önce H.G. Wells, The Time Machine (Zaman Makinası) adlı romanında bu konunun
fizikçilerce araştırılmasını önermişti. Mekanda (gerçekte mekan-zaman ya da
uzay-zaman) istenen yönde yolculuk yapılabildiğine göre, acaba zaman içinde de
istenen yönde seyahat edilebilir mi problemi teorik fizikçilerin zihnini
kurcalıyor. Cambridge Üniversitesi’ndeki Isaac Newton kürsüsü profesörü Stephen
Hawking, daha önce, eğer evrenin genişlemesi sona erer ve küçülmeye başlarsa,
zamanın geriye doğru işleyebileceği fikrini ortaya atmıştı. Ama bu nasıl
bilinebilirdi? Çünkü, bu takdirde, düşünce de geriye doğru işleyecekti. Fakat
1980’lerin sonunda, Hawking Zamanın Kısa Tarihi adlı, yalnızca ciltli baskısı 6
milyon satan kitabın ilk yayınlandığı sırada, tartışmalar kızışmaya başladı.
Hawking yalın ve katı kabullerle zamanda yolculuğa izin vermiyordu. Uzayda evrenin
çeşitli parçalarını birbirine bağlayan ‘‘solucan delikleri’’ vardı.
Kafaları karıştıran da bu Worm Hole’lardı zaten. Hawking California Institute of
Technology’deki dostu Kip Thorne 1994’te yayınlanan Kara Delikler ve Zaman
Boşlukları adlı kitabında, genel relativiteye ilişkin öndeneyimlerin, uzaydaki bir
solucan deliğinden zamanda seyahat etmeyi mümkün kıldığını öne sürdü. Ancak
bunun için deliklerden birini açık tutmak ve buradan bir insanı geçirmek
gerekeceğini yazdı.
‘‘Solucan
Delikleri’’, Einstein’ın varlığını öngördüğü, varsayımsal uzay boşluklarıdır. Eğer uzayda boşluklar varsa, zamanda da boşluklar olmalıydı. Ne var
ki bu boşluklar atomdan
milyar kere daha küçük ve hayal edilemeyecek kadar kısa süre ile varoluyor.
Dolayısıyla, bu boşluklardan birini yakalamak, açık tutmak ve insanın geçeceği
kadar genişletmek hayli güç olabilir. Başka bir bilim adamı, Princeton
Üniversitesi’nden Richard Gott’a göre de, evrenin başlangıcı olan patlamadan, Big
Bang’den arda kalan, sonsuz uzunlukta ve hayli gizemli şeyler olan ‘‘kozmik
ipliklerden’’ ikisi alınıp aynı hızla birbirlerinin yanından geçmeleri
sağlanırsa, teorik bir zaman makinesi yapmak mümkün olabilir. Kurt delikleri
‘‘sonsuz ihtimali’’ temsil eder. Bizim bildiğimiz uzayın ötesindedir. Sonsuz
tünel burada üst üste labirent yumak gibi dolanır. Onların içinde zaman yoktur.
İmkansız ve zamansız bir bölgedir. Bu atomaltı tüneller sayısız tanedir. Boyları
uzar, kısalır, birbiri üzerine dolanan solucanlar gibi hep kıpır kıpırdır.
Birbirlerine hiç dolaşmayan 10E-33 cm’lik hortumlardır ve her an heryerdedirler.
Salınımlarıyla maddeye can verirler. Worm Hole’larda zaman olmadığı için dün ve
yarın, en uzak ve en yakın, en büyük ve en küçük beraberdir. Zamanın ve mekanın
ötesindedirler. Tünellerin kurgusu Geometrik-Dinamik denen iki yasayla yönetilir.
Kıpır kıpır kaynayan bu geometrik biçim, dinamiktir. Tıpkı Windows’taki eğriler
ve renkler adlı ekran koruyucu gibi. Döner, sallanır, uzar, kısalır, zamansızdır,
dinamiktir. Philedelphia Deneyi’nde bu bölgeyi görmeleri muhtemel tayfaların
gözlerindeki dehşete ve şaşkınlığa şaşırmamak gerekir. Bu tüneller zaten
imkansızı temsil ettikleri için her türlü garabete neden olabilirler. Telepati’den
rüyalara, ilhamdan ışınlanmaya kadar çözemediğimiz herşeyin sebebi olabilirler. Kurt delikleri hakkında bu yazılanlardan sonra bir de şunu okuyun; Mısır
Piramitlerinde bulunmuş bir yazı:
‘‘Ey
İnsanoğlu, bu parşomende yazılı olanları iyi oku. Oku; burada varolmadığın
günleri bulacaksın. Eğer Tanrıların bahşettiği bilgeliğe sahipsen… Oku
çocuğum; çok uzaklardan sana henüz ulaşan geçmiş ve geleceğin sırlarını oku…
İnsanoğlu ebediyetten bugüne kadar sadece burada yaşamadı. Bir çok kere, zamanda,
dünyada yaşadı. Herbirinin arasında karanlık perdesi var. Ve şimdi kapılar
açılacak ve başlangıçtan beri varolan tüm karanlık tüneller aydınlanıp
görünecekler. İnancımız bize sonsuz yaşamı öğretti; şimdi ebediyeti sonun sonun ve
başlangıcın olmadığını anladık.Bu bir sonsuz daire… Çember yasasına göre;
eğer bir şey doğruysa herşey doğrudur. Yaratıcı, çeşitli şekillerde yüzünü
gösterdi. Aslında o birdir. İstedi ki; tek bir tanrı olarak bilinsin. Henüz herşey
yanlış. Görünmeyen zamanların kudreti ruhların tümünü bağlayacak dünya
öldüğünde; sona geldiğinde ve bu arada bütün ayrı geçmişler onlara
açıklanmış olacak.’’
Kaynak:www.cafeturco.com
Hiçbir
yazı/ resim izinsiz olarak kullanılamaz!! Telif hakları uyarınca bu
bir suçtur..! Tüm hakları Çetin BAL'
a aittir. Kaynak gösterilmek şartıyla siteden alıntı yapılabilir.
The Time Machine Project © 2005
Cetin BAL - GSM:+90 05366063183 -Turkiye/Denizli
Ana Sayfa / İndex / Ziyaretçi
Defteri /
E-Mail / Kuantum Fiziği / Quantum Teleportation-2
Time Travel Technology /
Kuantum Teleportation /
Duyuru
/ UFO Technology /
Roket bilimi /
CetinBAL
/Astronomy