Zaman Yolculuğunu Araştırma Merkezi © 2005 Cetin BAL - GSM:+90 05366063183 -Turkey/Denizli Hazırlayan : RK Fermi, ABD’de İtalyan fizikçi Enrico Fermi, New York’taki Columbia Üniversitesi’ne yeni gelmişti. Mussolini ile Hitler ‘in ittifakı sonucu devreye giren ırk ayırımı yasasından karısının zarar göreceği korkusuyla,faşist İtalya’dan kaçarak Amerika Birleşik Devletlerine göç etmişti. 16 Şubatta Fermi, H.L. Anderson, J.R. Dunning ve üç başka fizikçi, Amerikan Physical Review dergisine, uranyum çekirdeğinin nötronların etkisiyle parçalandığını aynı şekilde kanıtlayan bir deneyin sonuçlarını gönderdiler. Öte yandan 8 Mart 1939’da,yeni ölçümlerden sonra, Joliot, Halban ve Kowarski, uranyum çekirdeğinin nötronlar tarafından parçalanmasının,fiilen yeni nötronlar ortaya çıkardığını, Nature(Doğa) dergisinde ilan edebilecek durumdadırlar. Demek oluyor ki,zincirleme bir tepkime kuramsal olarak mümkündür. F.Joliot’nun söz konusu yazıyı göndermeden önce, College de France’ın nükleer kimya laboratuvarındaki tüm çalışma arkadaşlarını bürosunda topladığı ve onlara bunu okuduğu söylenir. Bu araştırmacılardan biri, toplantıdan çıkar çıkmaz,doğruca bankasına koştu ve sordu: “Uranyum madenlerinin hisse senetlerinden alabilir miyim?” Yanıt “uranyum da nedir?” olur. “Sadece bazı ülkelerde bulunan ağır bir metal”.Bunun üzerine banka memuru,listelerini inceler ve şöyle der: “Uranyum Paris Borsa’sında kote edilmemiş,ama New York Borsa’sında kote edilmiş” “Ben tüm tasarruflarımı,New York’tan uranyum hisse senetleri almak için kullanmak istiyorum” der araştırmacı “bir telgraf çekebilir misiniz?” “Ama bayım,diye uyarır bankacı, bu mineralin pek gözde olduğu söylenemez. Bir mektup yollamak yeterli olmaz mıydı?” “Hayır,hemen telgraf çekmenizi istiyorum” Ve istek yerine getirilir. Epey bir zaman sonra,Amerikan hükümeti,tüm uranyum hisselerini çok iyi bir paraya satın aldı. Savaştan sonra,raslantıya bakın ki, araştırmacı yine aynı banka memuruyla yeniden karşılaştı. Memur sordu: “ Bir tüyo almıştınız değil mi?” Amerika Birleşik Devletlerine sığınan Orta Avrupalı fizikçiler arasında, Macar asıllı Leo Szilard da vardı. Kafası parlak fikirlerle dolu biriydi. Dostlarından bazıları,onun günde on tane yeni fikir ortaya attığını ve bunların çoğunun da son derece geçerli olduğunu söylerlerdi. İleride ortaya çıkacak siyasi olaylar konusunda da güçlü bir sezgisi vardı. Kendi ülkesinde,uygun koşullarda iyi bir bilimsel eğitim almanın imkansızlığı karşısında Almanya’ya gitmiş,Berlinde Max Planck ve Max von Laue’nun yanında eğitim görmüştü. Nazizmin yükselişini endişeyle izlemişti. 1933 yılı başında, Reichstag (Alman Parlementosu) yangınının doğuracağı sonuçları hemen kavramıştı. Bilindiği üzere, bu yangın,Goering’in görevlendirdiği kışkırtıcı ajanlarca çıkarılmıştı. Birkaç hafta önce iktidara gelmiş olan Hitler,bu olaydan yararlanarak kendisine muhalefet edenleri hapse attırdı. Nazilerin hoşuna gitmeyen kitaplar, sokak ortasında büyük ateşlerde büyük ateşlerde yakıldılar. Yahudi düşmanlığı bir devlet politikası haline geldi;önemli bir görevde bulunup da Yahudi kökenli olanlara işten el çektirildi. Çok sayıda entellektüel Hitler Almanyasından kaçtı. L.Szilard’a gelince o, Reichstag Yangını’nın ertesi günü Avusturya’ya, oradan İngiltere’ye ve sonunda da, 1938’de ABD’ye gitti. Szilard, Niels Bohr’un Amerika’ya ulaştırdığı çekirdek parçalanması (fisyon) haberini,bir başka Macar kökenli fizikçiden, Eugene Wigner’den öğrendi. Aynı şeyi akıl etmiş olan Fermi’den bağımsız bir şekilde, o da hemen, uranyum çekirdeğinin parçalanmasına neden olan nötronlar aracılığıyla olası bir zincirleme tepkime yaratma olabilirliğini düşündü. Ve hemen aklına, böylesi bir sürecin,o güne kadar bulunanların tümünden de daha kıyıcı bir silahın yapımına yol açabileceği gelir. Böyle bir ihtimali elbette Almanlar da düşüneceklerdi;dolaysıyla bu konu üzerinde yapılacak her türlü çalışmanın gizli kalması,yayımlanmaması gerekiyordu.Avrupa kökenli,ama Amerika Birleşik Devletlerine uzun zaman önce yerleşmiş ve Columbia’da profesör olan I. Rabi’den, E.Fermi’yi uyarmasını ister. Rabi, birkaç gün sonra, Fermi’nin kendisine bunun gülünç bir fikir olduğu yanıtını verdiğini bildirir. Bunun üzerine Szilard, Fermi’yi,Rabi’nin de bulunacağı bir görüşmede,bizzat ikna etmek ister;ona, bu öneriyi neden gülünç bulduğunu sorar. İtalyan fizikçi açıklar: “Uranyum çekirdeğinin parçalanması sırasında nötronların yayımlanabilmesi ve de o zaman zincirleme bir tepkimenin elde edilebilmesinde elbette zayıf bir olasılık var.” “Zayıf olasılık derken ne kast ediyorsunuz?” Fermi bir an düşündü ve şöyle dedi: “Belki, yüzde on.” O zaman Rabi isyan etti: “İyi de eğer bundan dolayı insanlar ölecekse yüzde on bir ihtimal muazzam bir orandır. Eğer biri bana zatürre olduğumu ve ölme ihtimalimin onda bir olduğunu söyleseydi,feci halde kaygılanırdım.” 2 Şubat 1939’da çekirdek parçalanmasının yeni nötronları serbest bırakıp bırakmadığı henüz denel olarak bilinmezken,Szilard, ABD’den gönderdiği bir mektupla,F.Joliot’ya sadece enerjiyi serbest kılmakla kalmayıp, “ bazı hükümetlerin elinde son derece tehlikeli olabilecek” bombaların yapımınada yol açabilecek bir zincirleme tepkimenin gerçekleştirilmesi ihtimalinden duyduğu endişeyi aktarır.
Hiçbir yazı/ resim izinsiz olarak kullanılamaz!! Telif hakları uyarınca bu bir suçtur..! Tüm hakları Çetin BAL' a aittir. Kaynak gösterilmek şartıyla siteden alıntı yapılabilir. The Time Machine Project © 2005 Cetin BAL - GSM:+90 05366063183 -Turkiye/Denizli Ana Sayfa / index /Roket bilimi / E-Mail /CetinBAL/Quantum Teleportation-2 Time Travel Technology /Ziyaretçi Defteri /UFO Technology/Duyuru |